Bölüm 33 / Orijinal Yayın Tarihi: 23 Ağustos 1999
Bela Bartok'un 1918'de piyano için "Üç Çalışma" ve bir yıl sonra 1919'da "Tansık Mandarin" balesiyle ulaşmış olduğu "uzak veya gizli dengeserlik" yöntemi, onun küğünde uygulayım yönünden son aşama sayılabilir. Schoenberg'in dengeserlikdışı/atonal küğle ve bunun bir anlamda kurallaşması sayılabilecek "dizisel" yöntemle ulaşmış olduğu hem yeni, hem geniş anlatım/duyarlık olanağını, Bartok; tam bir dizi anlayışına gitmeden, ancak ileri ölçüde alacalı -böylece oniki sesi de içine alabilen- özgün bir teknikle sağlamıştır. 1920 yılında yazmış olduğu; Op.20 "Yerel Ezgiler Üzerine Doğaçlamalar" yapıtı, yerel ezgilerin bile "uzak/gizli dengeserlik" içinde nasıl çokseslendirilebileceğinin şaşırtıcı olduğu ölçüde; geniş ve sağlam, hem de açık bir örneğini oluşturur.
Bartok, Op.20'den sonraki yapıtlarına opus sayısı koymamıştır. Bundan sonraki yapıtlarını yazıldıkları yılaara göre izlemek zorunludur. Bartok 1921'de Keman-Piyano için 1. Sonat'ını, yazar 1922'de yine keman-piyano için 2. Sonat'ını yazar. Bu sonatlarda keman ile piyano çok yerde ayrı deviniler içinde birbirlerinin uyumu, tamamlayıcısı olurlar.
1923 yılı Buda ile Peşte'nin birleşerek başkent Budapeşte'yi oluşturmalarının ellinci yılıdır. Kutlama çerçevesinde Bartok: "Kırın Ardışı/Dance Suite"i adlı orkestra yapıtını, arkadaşı Zoltan Kodaly ise "Psalmus Hunaricus"u ortaya koyar.
1926 yılı Bartok'un en verimli yıllarından olur. 1. Piyano Konçertosu, piyano için "Sonat"ı ve yine piyano için "Açık Havada" ardışını yazar.
Bugünkü izlencemizde 1926 yılında yazılmış olan 1. Piyano Konçertosu ile "Açık Havada" piyano ardışını, son olarak da 1931 yılında yazmış olduğu 2. Piyano Konçertosunu sunacağız.
Bartok, ulaşmış olduğu "uzak/gizli" dengeserlik tekniğini artık çok kıvrak ve kıvamlı yönde, istediği dönem veya biçime uygulayabilmektedir. 1920'lerde hemen hemen bütün Avrupalı bağdarlar/besteciler arasında yaygınlaşmaya başlamış olan; kuramcısı Ferruccio Busoni olan "Bach'a dönüş" ya da az sonra daha genişletilmiş biçimde ''Yeni Klasikcilik" adını alacak olan akıma Bartok da yakınlık göstermiştir. Onun 1. Piyano Konçertosu, Barok dönem küğüne bir uzanışı, Barok dönem küğünün yapısal özelliklerini gününün devrimci küğ anlayışıyla bağdaştırmayı yansıtır. Yeni Klasikcilik akımı içinde Stravinski, eski ustaların ezgilerini alarak onları kendi uyum ve tartım anlayışı çerçevesi içinde yenileştirmek isterken, Bartok; Barok dönem bağdarlarının ezgilerini hiç almadan, ancak ezgi yapısındaki, kısa-eklemli yapısallığı göz önünde bulundurarak "yedisek/ayarcıl/diyatonik" örgelerin tartımlılık içinde yinelenmesiyle Baro'un özünü yapıtına sindirmiş, bunu alacalı/çok usta, ileri bir temsilcisi olduğunu göstermiştir.
Allegro moderato buyurgulu ilk bölüm, temelde "mi-sol-si-re-fadiyez-la-do" seslerinden oluşturulan ezgi (örge) veya üçlü ve yedili aralıkların yeğlendiği tınaş örgüsüyle ortaya koyulmuştur.
Andante buyurgulu ikinci bölüm; vurmaçalgı vuruşlarına, piyanonun karşılık tınaşsal vuruşlarıyla başlar ve gelişir. Belirgin bir ezgi henüz yoktur. Oldukça ilerde; önce obva'da daha sonra klarinet ve flüt'te kendisini gösteren ezgiye karşılık, piyanoda iki elde ayrı ayrı yedili seslerden oluşan tınaşsal tartım önce üç sese, sonra beş seslik vuruşlara ulaşır. Flüt, obva, klarinet bu tartım üzerinde ayrı girişlerle ezgilerini çalarlar. Bu toplu devinim piyanissimodan forteye ulaştıktan sonra inginleşmeye geçer. Piyanissimoya varınca, bölümün başındaki piyano devinimleri biraz değiştirimli olarak uzunca yinelenir. Suskuya varılacağı sanısı uyanmışken, birden "Allegro" devinimine geçilir. Bu geçki, Allegro molto buyurgulu üçüncü bölüme bağlanır. İkinci bölümün çok ustaca geliştirilen batıcı tınaşsal tartısallığına karşılık olağanüstü bir duyarlıkla üstte yürütülen ezgisellik çok az görülebilir, zıtlıkların uyuşumunu dile getirir.
Allegro molto buyurgulu son bölüm, birinci bölümün güçlü tartımsallığını daha hızlanmış olarak gösterir. Tüm bölüm, bitişe doğru ortaya çıkan 3/8 veya 3/4'lük iki ölçü dışında baştan sona 2/4 vuruş üzerine kurulduğu gibi, sık yenilenen ana örge/motif, birinci bölümdeki çıkıcılığın (si-do-re) yerine iniciliği (sol-fa-mi/re-do-si) yeğler. Yine bu son bölümün örgesel yinelenmesinden doğan tartısal devinim Barok küğ ırasından çok yerel halk ezgilerinin ırasını/karakterini yansıtır.
Bartok'un, tartımsallığın utkusunu haykıran bu çarpıcı, alabildiğine ilginç 1. Piyano Konçertosunu; Claudio Abbado yönetimindeki Şikago Senfoni Orkestrası eşliğinde, piyanoçalar Maurizio Pollini'den dinleyeceğiz.
KÜĞ (Ç.S.M.): Bartok - 1. Piyano Konçertosu (23'21")
Bartok'un 1926 yılında piyano için yazmış olduğu; En Plein Air/Açık Havada Ardışı, yine bu yıl başlayıp 1939'da tamamlayabildiği altı destelik "Mikrokosmos"unu saymazsak, yalnız piyano için yazılmış son yapıtıdır. Beş bölümlü olarn Ardış'ın bölüm başlıkları şöyle:
1. Davul, Zurna ile
2. Barkarol
3. Musettes.
4. Gecesel Küğ
5. Kovalamaca
İlk parça; "Davul-Zurna ile" bir alanda davul-zurna ile çalınan müziğin ve halk kırınının bütün özelliklerini piyanodan yansıtmak için, piyanonun bir vurmaçalgı gibi kullanılmasını öngören bir parçadır. Yeni uyumlar içinde çok tartımlık da sergilenir.
Dengeserliğe bağlanabilir gibi ezgisel görünen "Barkarol" ve "Musettes"in biraz bulanık, düşçü, kaçıcı havasının ardından gelen "Gecesel Küğ" Ardış'ın en çarpıcı, en gözüpek, inanılmaz ilerilikte parçasıdır. Çok dengeserli, çok tartımlı yapısallık içinde; kırılan, sokulan seslerle kımıltılı, şiz dolu gece, salkımseslerin açılıp kapanan, kırılarak çalınan veya topaklanmış seslerin çakılırcasına düşüşleriyle ayrıksın, olağanüstü bir anlam ve anlatıma ulaşır. Bu parçadan anlatımı derinleştirmek için kullanılmış ses topakları 1960'lı yıllardan sonra gerçekleşecek olan "yığınses küğünün" kapısını çalmaktadır.
Son parça "Kovalamaca" devinim hızı artı çarpış hızını belirlemek, göstermek için yazılmış gibidir.
Bartok'un "Açık Havada" ardışını Michelle (Mişel) Beroff seslendiriyor.
KÜĞ (Ç.S.M.): Bartok - Açık Hava Ardışı (14'42")
Bugünkü izlencemizde dinleteceğimiz son yapıt, Bartok'un 1931 yılında yazmış olduğu 2. Piyano Konçertosu'dur. Bu Konçerto için Bach'a Dönüş veya Yeni Klasikcilik akımı içinde gösterilebilir ikinci yapıt olarak bakabiliriz. Bartok, bu konçertosunda Bach'ın girdili/kontrapuntal küğ tekniğini özümsemiş olarak karşımıza çıkar. Örnek Bach'tır ama, varılan nokta çok yeni, çok bilgece ve şaşırtıcıdır. Birinci piyano konçertosu için söylediğimiz özellikler bu konçerto için de söylenebilir. Bu da ilk konçerto gibi üç bölümlüdür. 1. Bölüm Allegro'dur. Bu bölümde aradığı sertliği, kesinliği elde edebilmek için; piyanoya yalnız üfleme ve vurma çalgıların eşliğini öngörmüş, yaylı çalgılara bu bölümde hiç yer vermemiştir. Adagio buyurgulu ikinci bölüm yaylıçalgıların kakışmalı, uyumsal ezgisel akışı ile başlar. Piyanonun altı sesli; "do-si-la-sol-fa-mi" yinelemeli örgesiyle karşılık görür. Birinci konçertodaki gibi şaşırtıcı atılımlarla dolu bu orta bölüm, yapısal kuruluşu bakımından ister istemez, Bach'ın adagioları kadar, belki ondan da çok, Beethoven'ın büyük sol dengeserli Dördüncü Piyano Konçertosu'nın büyük sadelik içinde ürpertici bir anlatıma ulaşabilmiş olduğu orta bölümünü usa getirir. Ulaşılması çok zor bu yüceltici etkinlik Bartok'un bu konçertosunda da kendini gösterir. Yaylılar ve piyanodaki biraz gizemli kesikleşe; soru-yanıt yürüyüşü birden "Presto" buyurgulu bir devinime dönüşür. Genellikle piyanonun alacalı örgelerinin ardıncalığının egemen olduğu, hem de hızlanma esrikliğinin ürkünçleştirdiği bu bölümcük yine baştaki yaylıların ve piyanonun keşikleşe öaldıkları duygulandırıcı Adagio'ya dönerek biter.
Allegro moderato buyurgulu üçüncü bölüm, ilk bölümün girdili Bach küğünü andırmakla birlikte, örgesel yapı bakımından daha alacalı bir yapısallıkla Bach-Bartok özgülüğünü gerçekleştirir.
Bartok'un 2. Piyano konçertosunu yine Abbado yönetiminde Şikago Senfoni Orkestrası eşliğinde Maurizio Pollini'den dinleyeceğiz.
KÜĞ (Ç.S.M.): Bartok - 2. piyano konçertosu (27'26")
Not: Tekrar yayında kısaltılmış olan programın ses kaydında 2. piyano konçertosu yayınlanmamıştır.