Bugünkü izlencemizi Franz Liszt'in dengeserlik anlayışından uzaklaşmaya yönelik arayışlarından yararlanarak kendisine yeni bir yol bulmuş olan yüzyılımızın ilk çeyreği başında en önemli yapıtlarını vermiş olan büyük Rus bağdarı Aleksandr Skryabin'in yapıtlarından örnekler vermeye ayırmış bulunuyoruz.
1872-1915 yılları arasında yaşamış olan Skryabin, Moskova konservatuvarında bağdama/kompozisyon ve piyano dalında öğenim gördü. Konservatuvarı piyano dalında birincilik ödülünü alarak bitirdi. Başlangıçtaki yapıtları Chopin'in etkisini yansıtan, duyarlığı öne çıkaran küçük yapıtlardı. Hepsi de piyano için yazılmıştır. Ne ki bu ilk yapıtların dengeserliğe/tonaliteye bağlı yapısallığından, dörtlü aralıkları üstüste bindirmekle oluşturulan, böylece dengeserlik dışına kayışı önceleyen, kakışmalı, daha karmaşık bir yapısallığa yöneldi. Chopin'in etkisinden sıyrılarak Liszt'in virtüözlüğü/hünerciliği ve kakışmaları/dissonent zorunlu kılan, yoğunluğu giderek artan bir piyano diline yaklaşım gösterdi. 1907'de yazdığı "Beşinci Piyano Sonatı"ndan sonra artık yapıtlarında dengeserliği belirleyen donanım belirtkelerini kullanmamaya, piyanoda o güne gelinceye değin görülmemiş ölçüde karmaşık bir yoğunluğu içeren yepyeni bir dilin yaratıcısı olmaya yöneldi. Doğu gizemciliğinin etkisi altında, renklerle sesler arasında ilişkiyi öngören, kendini aşma tutkusuyla, sonsuzluğu/sınırsızlığı sezme coşkusunu dile getirmeye çalışan bir küğün yaratıcısı olmak istedi. Ses olarak, teknik olarak bu sınırsızlığa ulaşma çabası / sonuçta altı sesten oluşan, içinde iki tane üç tam ses / tritonun, bir dörtlü aralığın bulunduğu "Prometeus" tınaşı diye adlandırılan tınaşı varlaştırmıştır. Prometeus tınaşı pesten tize şu seslerden oluşur: Do - Fa diyez / Si bemol - Mi / La-Re. Bu altı seslik tınaş hem kararsız, hem etkin bir doyuruculuk gösterir. Skriabin'in yapıtlarında bu tınaş pek çok değiştirilmiş biçimleriyle, ilginç dokunaklılık içinde kendini gösterir. Değişimleriyle canlılığını korur.
Yapısal özellikleri, aşırı yoğunluğu nedeniyle Skryabin'in özellikle son piyano yapıtlarının çalınmasının da, yorumunun da büyük zorluklar taşıdığını belirtelim.
Skryabin'in ilk dönem yapıtlarına örnek olmak üzere:
Etude Op.2 No.1 (1887) (2'31")
1894'te yazılmış Etüd Op.8 başlıklı 12 Etüd'den oluşan dizisinden,
No.1 (1'28")
No.10 (1'48")
No.12 (2'14")ü dinleteceğiz.
Dinlenecek bu dört Etüd'ü de piyanoçalar Piere Lane çalmaktadır.
< Müzik: Özel Arşiv (8'01") >
Dengeserlik anlayışında uzaklaşmaya başladığı "Orta dönem" yapıtlarına örnek olarak; 1997-1998 yılları içinde yazdığı, Liszt'in ve Franck'ın yapıtlarını usa getiren; Küçük Fa Diyez dengeserli Op.23, Üçüncü Piyano Sonatını ve dengeserlik dışına yönelmenin tam sınırında 1907 yılında yazılmış Op.53 "Beşinci Piyano Sonatı"nı dinleyeceğiz.Her iki sonatı da John Ogdon çalıyor:
Op.23 3. piyano sonatı (18'41") (sıra:7)
Op.3 5. piyano sonatı (12'15") (sıra:17)
< MÜZİK: Özel Arşiv (30'56") >
Skrybin'in son dönem piyano sonatlarının hepsi de tek bölümlü olup, 6. ve 7. Sonatları 1911-1912 yılları içinde, 8,9, ve 10 sonatları 1912-1913 yıllarında yazmıştır. Aslında Skryabin'in piyano için 12 tane sonatı vardır. Ancak bunlardan ilk ikisine opus sayısı vermemiş olduğu için on sonatının dışında kalırlar. Bu sayı dışı iki sonattan "Sonate-Fantasie" olarak tanımlanan 1886, daha sonra yazılıp sayı verilmemiş olanı (küçük mi bemol dengeserli) 1887-89 yılları arasında yazılmış olup, ilk yapıtlarındandır.
Bugünkü izlencemizde son dönem piyano yapıtlarına örnek olmak üzere Op.62,6 sayılı sonat ile, Op.66,8 sayılı sonatı dinleteceğiz. Bu sonatları Vladimir Aşkenazi'nin yorumuna göre dinleyeceğiz.
Op.62 6. Sonat (11'37")
Op.66 8. Sonat (13'29")
< MÜZİK: Özel Arşiv (25'06") >